Türkiye, dünya siyasetinde etkili süper güç bir devlet olmak için yeterli sayıda, nitelikte ve donanımda insan kaynağına sahiptir. Ancak ülkemiz, insan kaynaklarını etkin ve verimli kullanamamaktadır. Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip olan Türkiye, belirli bir stratejiden yoksun eğitim ve işgücü politikaları yüzünden, insanlarını ihtiyaç duyduğu ve gelecekte ihtiyaç duyacağı alanlara yönlendiremeyen ve böylece insan sermayesini ve kaynaklarını israf eden bir ülke konumundadır.

Başta yükseköğretim kurumlarımız olmak üzere eğitim kurumlarımız, iş dünyasının aradığı nitelikte mezun üretememekte ve ayrıca plansız ve belirli bir stratejiden yoksun kontenjan belirlenmesi nedeniyle, pek çok bölüme ihtiyaç duyulandan çok fazla sayıda öğrenci yerleştirilmektedir. Bunun neticesinde de, eğitimini aldığı alanda iş bulamayıp işsiz kalan veya uzun yıllar emek vererek aldığı eğitimle alakasız işlerde çalışmak zorunda kalan ve israf edilen insan kaynakları sorunuyla karşı karşıya kalınmaktadır.

Ülkemizin orta gelir tuzağı denilen ekonomik eşiği geçebilmesi, ancak yüksek katma değer oluşturan sektörlere yatırım yapılabilmesi ile mümkündür. Yüksek katma değer ise bilgi ve teknoloji yoğun mal üretilen sektörlerle gerçekleşmekte ve bu sektörler; temel bilimler ve matematik donanımlı, sorunları tespit etme ve çözüm üretebilme becerisine sahip, analitik ve eleştirel düşünebilen ve değişen koşullara uyum sağlayabilen bireylere ihtiyaç duymaktadır.

Ülke olarak hala bu becerilere ve donanıma sahip yeterli sayıda bireyler yetiştiremediğimiz ya da yetişen bireylerimizi sağlıklı stratejiler doğrultusunda yönlendiremediğimiz için, ekonomimiz hala düşük katma değer oluşturan mal ve hizmetlere dayanmaktadır.

Bu olumsuzlukları gidermek için aşağıdaki politikalar uygulanacaktır;

 
  • Ülkemizin mevcut insan kaynakları detaylı bir şekilde analiz edilecek ve kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerimiz doğrultusunda kamunun ve özel sektörün ihtiyaç duyduğu nitelikte insan kaynağı yetiştirilmesi için geniş istişarelere dayalı bir Türkiye İnsan Kaynakları Strateji oluşturulacaktır. Ayrıca bu Strateji ile uyumlu bir perspektifle ve geniş istişareler neticesinde ilk, orta ve yükseköğretimi kapsayacak Türkiye Eğitim Stratejisi oluşturularak bu alanlarda reform niteliğinde icraatlar gerçekleştirilecektir.
  • Liyakat, kamu insan kaynakları yönetiminin en önemli ve vazgeçilmez prensibi haline getirilecektir. Kamuda üst düzey dâhil tüm kadrolar ve idari görevler için liyakat şartları, objektif bir şekilde belirlenerek kamuoyunun bilgisine sunulacaktır.
  • Kamu kurumlarına sınavsız, siyasi referansla girilebilen ve büyük haksızlıklara neden olan istisnai memuriyet uygulaması, tamamen kaldırılacaktır.
  • Kamu Kurumlarının merkezi sınav (KPSS) dışında kendi sınavlarıyla veya sadece mülakat yaparak personel alımına son verilecektir. Mahalli İdareler de dahil, tüm kamu kadrolarına personel alımı, B grubu kadrolar için sadece merkezi sınav, A grubu kadrolar için ise merkezi sınav ve merkezi mülakat değerlendirme puanlarına göre yapılacaktır. Böylece kamu personelinin siyasallaşmasının önüne geçilecektir.
  • Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği; daire başkanı, genel müdür yardımcılığı ve genel müdür kadrolarını da içerecek ve keyfiliği önleyecek şekilde güncellenecek ve kurumların boşalan kadrolar için her yıl düzenli olarak görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavı açmaları zorunlu hale getirilecektir.
  • Boşalan idari kadroların vekâletle doldurulması, bir yılı geçmeyecek şekilde sınırlandırılacaktır. Boşalan tüm idari kadrolar ve bu kadrolara atanma şartları, kurumların web sitesi üzerinden kamuoyuyla paylaşılarak müracaat prosedürü ilan edilecek ve müracaat edip gerekli şartları en üst nitelikte karşılayan üç aday, atama makamlarına sunulacaktır. Atama makamları, kendilerine sunulacak bu üç aday arasından birini seçerek atamayı derhal gerçekleştirmekle yükümlü olacaklardır.
  • Kamudaki maaş sistemi basitleştirilecek; maaşlar, ek göstergeler ile emeklilik ve diğer özlük hakları, yetki ve sorumluluklarla paralel olarak yeniden düzenlenecek ve eşitsizlik ve dengesizlik nedeniyle yaşanan mağduriyetler giderilecektir.
  • Kamu kurumlarında farklı görevler için birden fazla maaş alınması uygulamasına son verilecektir. Her kamu görevlisinin, yönetim kurulu üyelikleri de dahil olmak üzere sadece tek bir görev yapması esas hale getirilecek ve hiçbir kamu görevlisine birden fazla görev verilemeyecektir.
  • Kamu personelinin statüleri tekrar düzenlenecektir. Sözleşmeli personel uygulamasına son verilecek ve halen 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi ve 5393 sayılı Kanunun 49. maddesine göre sözleşmeli statüde çalışan tüm personel ile sözleşmeli statüde çalışan uzman erbaşlar, kadroya geçirilecektir.
  • Kamu işçileri için kariyer basamakları oluşturulacak ve kamu işçilerine yönelik “görevde yükselme ve unvan değişikliği esasları” yayınlanacaktır. Böylece, düzenli aralıklarla açılacak sınavlarla kamu işçilerinin de üst görevlere yükselmelerinin önü açılacaktır.
  • Eş durumu nedeniyle tayin bekleyen ve aile bütünlüğü bozulan kamu personelinin sorunlarının çözümü ve aile bütünlüğünün sağlanması için ivedilikle tedbirler alınacaktır. Bir eş için norm kadro yetersizliği dolayısıyla tayin imkânı olmadığı takdirde, tayin hakkı olmayan diğer eş için de tayin isteme veya eşinin bulunduğu ilde geçici görevlendirme talep etme hakkı getirilecektir.
  • Belirli bir stratejisinden uzak şekilde çıkarılan teşkilat düzenlemeleriyle, özellikle son sekiz yıl içinde kamuda çok sayıda şahsa bağlı kadro, müşavir vb. “kızak kadro” oluşturulmuştur. Her ay (ortalamanın üstünde yüksek) maaşlar almaya devam eden bu yetişmiş insan kaynağı, hizmetlerinden yararlanılmayarak heba edilmektedir. Bu kadrolardan istifade edilebilecek olanlar aktif görevlere iade edilecek veya sivil toplum kuruluşları ve düşünce merkezlerine yönlendirilerek, birikimlerini topluma ve özellikle de gençlere aktarmaları teşvik edilecektir.
  • Kamuda mesai saatleri dışında fazla çalışmalar, belirli bir saati geçmeyecek şekilde sınırlandırılacak ve adil bir şekilde ücretlendirilecektir. Başta emniyet personelimiz olmak üzere hiçbir kamu personeli, keyfi uygulamalarla standart sürelerin dışında çalıştırılamayacaktır.
  • Son 20 yıl içerisinde alt yapısı ve öğretici kadrosu hazır olmadan ve kalite kaygısı duyulmadan onlarca üniversite ve fakülte kurulmuş ve hemen tüm bölümlerde kontenjanlar hesapsızca artırılmıştır. Sonuçları hiç düşünülmeden popülist bir yaklaşımla uygulanan bu politikalar sonucu hemen tüm alanlarda mezun yığılması yaşanmakta, gençlerimiz mezun oldukları alanlarda iş bulamamakta ve kamu kadrolarına atanabilmek için yıllarca beklemektedir. Bu yığılmaların bundan sonra daha da büyümesini engellemek için belirli kalite kriterlerini taşımayan üniversiteler, fakülteler, yüksekokullar ve bölümler kapatılacak ve kontenjanlar ülkemizin ileriki yıllardaki ihtiyaçları dikkate alınarak azaltılacaktır. 
  • Belirli bölümlerdeki mezun yığılmalarını eritmek için kamu kurumlarındaki tüm boş kadrolara ivedilikle atama yapılacak, özel sektöre getirilen istihdam yükümlülükleri de sıkı bir şekilde denetlenecektir.
  • Yine belirli bölümlerdeki mezun yığılmalarını eritmek için memuriyete (polislik de dahil) giriş yaşı yükseltilecektir.
  • Kamu kurumlarına personel alımında ve görevde yükselmede, bütün vatandaşlarımıza eşit yaklaşılacaktır. Din, mezhep, tarikat, cemaat, ırk, siyasal görüş, hemşericilik veya herhangi bir guruba mensubiyet ve aidiyet ayrımı yapılmayacaktır. İşe alımlarda adamını bulma, torpil yapma ve kayırmacılık gibi uygulamalar tamamen sona erdirilecektir. Hak eden, hak ettiği işe veya makama hiçbir aracıya ihtiyaç duymadan ulaşabilecektir.
  • Kamu görevlerine atamalarda torpil ve kayırmanın olmaması için B grubu kadrolara yerleştirmelerde mülakat uygulaması tamamen kaldırılacak ve Kamu Personeli Seçme Sınavında (KPSS) alan (meslek) bilgisinin ölçüldüğü ve ağırlığı genel kültür ve genel yetenek puanlarından daha fazla olacak bölümler eklenecektir.
A grubu kadrolar için ise torpil ve kayırmaya açık olan kurumların kendi mülakatlarına son verilecek, bunun yerine adayların psikolojik durumlarının, görgü kurallarına riayetlerinin ve temsil kabiliyetlerinin objektif bir şekilde ölçülerek puanlanacağı Genel Mülakat Değerlendirmesi (GMD) uygulaması getirilecektir.

Tıpkı KPSS gibi merkezi olarak yapılacak Genel Mülakat Değerlendirmesi (GMD) için Ankara ve İstanbul’da birer merkez oluşturulacaktır. Her iki merkezde, aynı anda en az 10 mülakatın yapılabileceği 3’er kişilik uzmanlardan oluşan komisyonlar oluşturulacaktır. Adayların hangi komisyonda sınava girecekleri, mülakat günü bilgisayar tarafından otomatik olarak belirlenecektir. Süresi ve puanlanacak hususların önceden belli olacağı mülakatlarda, her komisyon üyesi adaylara ayrı ayrı puan verecektir. Verilen puanların ortalaması, Genel Mülakat Değerlendirmesi puanı olarak, KPSS puanı gibi tüm kurumlarda geçerli olacaktır. Kamu kurumlarındaki A grubu kadrolara yerleşmek isteyen adaylar, müracaat edecekleri tüm kurumlara ibraz edebilecekleri bu puanlar için senenin herhangi bir dönemi için randevu alarak mülakata katılabilecektir.

B grubu kadrolar için sadece KPSS, A grubu kadrolar için ise hem KPPS, hem de GMD puanı ortalamalarına göre yapılacak sıralamalarda, açılan kadro sayısı kadar en yüksek puana sahip aday, müracaat ettikleri kurumlara merkezi atamayla yerleştirilecektir. Böylece siyasi, etnik, ideolojik, cemaatsel, hemşericiliğe dayalı vb. her türlü kayırmanın önüne geçilecektir. Oluşturulacak komisyon üyelerinin objektif davranmamaları durumunda karşılaşacakları ağır müeyyideler getirilecektir. A grubu kadrolar için merkezi olarak yapılacak mülakatlar, görüntülü olarak kaydedilecek ve verilen notlara itiraz durumunda görüntülere dayalı olarak itirazı değerlendirecek bir üst merci oluşturulacaktır.
Foto Galeri